arrow_back Makaleler

Dezenflasyon Nedir?


Son günlerde sıkça duyduğumuz kavramların başında dezenflasyon geliyor. Dezenflasyon, kavram olarak çok farklı olsa da deflasyon ile sıkça karıştırılıyor. Piyasalarda fiyatların düşeceğine dair bir algıya sebep olan dezenflasyon, aslında fiyatların azalmasını değil, fiyatlardaki artış hızının azalmasını ifade ediyor.


Dezenflasyon Ne Demek?

Dezenflasyon son zamanlarda ekonomi yönetiminde sıkça dile getiriliyor. Ülkemizde tesis edilmeye çalışılan dezenflasyon, fiyatların artış hızının kontrol altına alınması anlamına geliyor.

Enflasyonist ortamlarda, enflasyonun baskı altına alınması, fiyat istikrarını sağlamak için önemli bir adım olarak kabul ediliyor. Fiyatların hızlı bir şekilde arttığı yüksek enflasyon ortamından, fiyatlardaki artış hızının sınırlı olduğu normal veya düşük enflasyon dönemlerine geçiş için dezenflasyon sürecinden geçmek gerekiyor.

Bir başka deyişle, dezenflasyon, fiyatların azalmasını değil, fiyatların artış hızının azalmasını ifade etmek için kullanılıyor. İngilizce karşılığı disinflation olan dezenflasyonu TCMB sözlüğü şu şekilde ifade ediyor;

“Fiyat artış hızının azalması anlamına gelmektedir. Yüksek enflasyondan düşük enflasyona geçiş sırasında yaşanan düşen enflasyon sürecini ifade etmektedir.”

İlgili Yazı: Enflasyon Nedir?


Dezenflasyonla Deflasyon Arasındaki Fark

Dezenflasyon, bir çeşit enflasyonun varlığını ifade etmektedir. Deflasyon ise, enflasyonun negatif yönde olduğunu ifade etmek için kullanılır.

Deflasyon, ekonomilerde durgunluğa sebep olurken, piyasalardaki ürünlerin, talep düşüşünden dolayı fiyatlarının sürekli olarak azalma eğiliminde olması anlamına gelmektedir.

Dezenflasyon ortamında fiyatların artışı devam eder. Ancak eskisinden daha az olarak gerçekleşir. Örneğin bir yılda enflasyonu etkileyen ürünlerin ortalama yüzde 100 oranında fiyatı artmışsa burada yüksek enflasyondan veya hiper enflasyondan söz ederiz. Bu oran aydan aya düşüş gösterir. Bir süre sonra yüzde 50 oranına düşünce, bu süreçte bir dezenflasyon ortamı yaratıldığını söylemek mümkündür.

Fiyat artışı düzenli olarak yavaşladığı için bu ortam, yüksek enflasyondan düşük enflasyona geçiş dönemi olarak ortaya çıkar.

Deflasyon döneminde ise fiyatlar artmaz. Aksine azalır. Dolayısıyla dezenflasyon ile deflasyon arasındaki farkı ifade ederken, aslında dezenflasyonun faydalı, deflasyonun ise zararlı bir durum olduğunu rahatlıkla ifade edebiliriz.

Deflasyon ortamlarında piyasalardaki arz ve talep ilişkisinde kopma yaşanır. Paranın sürekli olarak değer kazanmasından dolayı insanlar nakit bulundurur. Yatırımlarını yavaşlatır. İhtiyaç duydukları ürünlerin fiyatının daha da ucuzlayacağı beklentisiyle harcamalarını ertelerler. Bu durum da piyasada durgunluğa sebep olur. Böylece ekonomide başka problemler de baş gösterir.

Harcamaların azalmasından kaynaklı olarak tedarik zincirinde kopmalar meydana gelir, firmaların ciroları düşeceği için şirketler kapanma tehlikesiyle karşılaşır, satışlar azalacağı için de ülke vergi kaybı yaşar.


Dezenflasyon Ekonomiyi Nasıl Etkiler?

Dezenflasyon ekonomiye ve piyasaya farklı etkilerde bulunur. Yüksek enflasyon ortamında, ürünlerin fiyatları aşırı hızlı bir şekilde artış gösterir. Bu durum alım gücünü olumsuz yönde etkiler. Nakit para bulunduran kişilerin varlığı eriyeceğinden dolayı insanlar ihtiyaçlarını ertelemezler. Bu da piyasada talep fazlasına sebep olur.

Talebin artmasıyla beraber arz talebe yetişemiyorsa fiyatlar daha çok artar ve bu durum dezenflasyonun tesis edilmesi karşısında güçlüklere sebep olur. Bu durumun baskı altına alınması için mevduat sahibi insanların para harcamasının önüne geçilmeye ve acil ihtiyaç bulunmayan ürünlerin alınmasının para politikaları kullanılarak engellenmesine çalışılır.

Bunun için öncelikle halkın cebinde olmayan parayı harcaması engellenmeye çalışılır ve bu sebeple kredi ve kredi kartı faizleri yükseltilir. Kredi faizlerinin yükselmesi ile talep bir miktar azaltılmış olur. Nakit paranın harcanmasının önüne geçmek amacıyla da mevduat faizleri yükseltilir. Böylece tasarruf sahiplerinin parasını bankada saklaması ve faiz geliri elde ederek enflasyona karşı nakdi olarak korunması amaçlanır.

Bu durum ekonomide başka sorunlara da yol açar. Nakit akışının daralması ve parasal sıkılaşmadan dolayı ekonomide yavaşlama görülebilir. Bu yavaşlamanın da aşılması için ek tedbirler alınabilir. Ancak parasal sıkılaşma enflasyonun düşmesi amacıyla ve geçici süreliğine gerçekleştiğinden dolayı, esnaf, KOBİ ve fabrikalar için başka teşvik paketleri ve kredi imkanları sağlanarak ayakta kalması ekonomi yönetiminin bir önceliği olabilir.

Bunun da dışında, enflasyonist ortamlarda ülkenin duyacağı döviz varlığının artırılması amacıyla ihracatçılar için ek teşvikler, vergi indirimleri gibi kolaylıklarla beraber sektörlerin kriz sonrasına nispeten daha güçlü çıkması sağlanabilir.


Enflasyonla Mücadele Yöntemi

Dezenflasyonu bir çeşit enflasyonla mücadelede geçiş dönemi olarak görmek mümkündür. Bu durumda dezenflasyonu, enflasyonla mücadelenin sonucunun görülmeye başlaması olarak ifade etmek de mümkündür.

Dezenflasyon sürecinin sonunda yüksek enflasyondan düşük enflasyona geçiş gerçekleşecektir. Bu durumda da fiyat istikrarı sağlanacaktır. Fiyat istikrarı, piyasalarda güvenin oluşması ile mümkün olacağı için, dezenflasyon süreci aynı zamanda piyasada güveni sağlamak için de bir geçiş dönemidir.


Fiyat İstikrarı Nedir?

Fiyat istikrarı, piyasalarda ekonomiye olan güvenin sağlanması sonucunda, öngörülemez durumların ortadan kalkması, bunun sonucunda da enflasyonun belli bir düzeyde ve stabil olarak seyretmesi durumudur. Uzun dönemli olarak hedeflenen fiyat istikrarı için TCMB sözlüğü şu ifadeleri kullanıyor:

“Para politikasının uzun dönemli temel amaçlarına (büyüme ve istihdam) yönelik olarak ekonomik birimlerin karar alma süreçlerinde etkili olmayacak ölçüde düşük ve istikrarlı bir enflasyon oranını ifade eder.”

Fiyat istikrarının bir sonucu olarak “evdeki hesabın büyük ölçüde çarşıya uyması durumu” diyebiliriz. Piyasa konusundaki beklentiler ve fiyat algısı bu şekilde korunmuş olur. Alıcılar, bir ürünün adil değeri konusunda bir fikir sahibi olurken, satıcılar, bir malı sattıkları zaman ne kadar bir fiyata aynı ürünü tekrar tedarik edeceğini de önceden öngörebilir. Bunun sonucu olarak da, panik halinde fiyatlara zam yapılmaz ve ekonomik istikrar sağlanmış olur.


Yasal Uyarı Notu: Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, yetkili kuruluşlar tarafından kişilerin risk ve getiri tercihleri dikkate alınarak kişiye özel sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler ise genel niteliktedir. Bu tavsiyeler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Bu bilgiler ve görüşler önceden haber vermeksizin değiştirilebilir. İntegral Yatırım Menkul Değerler A.Ş. bilgilerin ve ifade edilen görüşlerin doğru, eksiksiz ve güncelleştirilmiş olduğuna dair (açıkça ifade edilmiş veya ima edilmiş) hiçbir beyan ve taahhütte bulunmaz. İçerik kesinlikle mali, hukuki, vergi veya diğer konularda bir tavsiye niteliği taşımadığı gibi, tamamen içeriğe dayalı olarak yatırım yapılmamalı veya karar alınmamalıdır. Herhangi bir yatırım konulu karar almadan önce bir uzmandan görüş alınmalıdır. Sorumluluğun Sınırlandırılması: İntegral Yatırım Menkul Değerler A.Ş. herhangi bir sınırlandırma olmaksızın, dolaylı, direkt veya bir fiilin sonucu olarak ortaya çıkan zararlar da dâhil olmak üzere her türlü kayıp ve hasarla ilgili sorumluluk kabul etmez.

Para piyasalarında işlem yapın ya da ücretsiz denemeye hemen başlayın!